Yunanistan Tarih Ders Kitaplarında Öteki İmajı
431
n
5. Helen İhtilâli (1821 – 1830)
Yunanistan’ın Kuruluşu’na giden hareket, ülke müfredatında altı
17
, dokuz
18
ve on ikinci
19
sınıflarda karşımıza
çıkmaktadır. Batı’dan örneklerle bağdaştırılan “Yunan Ulusal Hareketi” müstakil bir hareket olmaktan ziyade
Batı’daki genel başkaldırının bir parçası halinde sunulmakta böylece Yunanlar Batı halklarıyla bütünleşmektedir:
“Helen ulusal hareketi siyasal hareketti; yani, İtalya, Almanya ve Amerika’daki muadil hareketler gibi, sadece
ulusun kurtuluşunu ve bağımsız ulus devletlerin kurulmasını değil, temsili ve adil devletin kurulmasını da
amaçlıyordu. Bu özellikler, ayaklanmış Fransa’dan ileri gelen siyasal mesajların etkisi altında biçimlendi ve
ortaya çıktı” (Koliopoulos vd., 2009, 16).
Patrik V. Grigorios’un idam edilişi öne çıkarılan ilk unsurdur. Sultan II. Mahmut ayaklanmadan haberdar olur
olmaz akıl almaz derecede öfkelenir ve Yunanlara karşı misilleme için emir verir:
“Fanatizmin [yarattığı] onca can kaybının arasında Patrik Grigorios da vardı. Onu Paskalya günü tutukladılar
ve üç episkoposla beraber astılar. Türkler bu şekilde Helenleri sindirmek ve özgüvenlerini yıkmak istediler.
Ama Devrim süresince devam eden bu vahşetler tersi sonuca sahip oldu. Mücadelecilerin azmini güçlendirdi,
Batı’nın ve Doğu’nun Hristiyan halklarının öfkesine yol açtı” (Aktypĕs vd., 2009: 97).
Anlatıya eşlik eden, Patrik’e ait resmin hemen altında ise “Patrik V. Grigorios, Konstantinoupoli Patrikhanesi’nin
kapısına asıldı. [Kapı] o zamandan beri kapalı duruyor” (Aktypĕs vd., 2009: 99) açıklaması bulunmaktadır.
20. Yüzyıl itibariyle Osmanlı İmparatorluğu’nun sona ermiş; Yunanistan ile Türkiye adında iki ayrı ulus devletin
kurulmuş olmasına karşın, 19.yüzyılda Patrik’in asılmış olduğu kapının hâlâ kapalı tutulması ve bu bilginin ders
kitaplarında paylaşılması bir yandan tutulan yası ve öteki hakkındaki kalıp yargıları tazelerken, diğer yandan
“Kilise’nin” din dışında siyasi sorumluluğunun da devam ettiğini düşündürebilir.
Anlatılarda, sembol ve dini öğeler üzerinden rövanşist bir yaklaşım sergilendiği ifade edilebilir. Örneğin Tripolitsa
zaferindeki “halatlarla yukarı çıkma” ve “kapı” (Aktypĕs vd., 2009: 108) sembolleri
Konstantinoupoli’nin
Düşü-
şü’ndeki “Türkler kaleye tırmandı” ve “kapı açıldı” (Glentĕs vd., 2008: 111) sahnesini, Patrik’in Paskalya günü
idam edilmesi ise Sakız Adası’nın bir bayram günü ateşe verilmesini akıllara getirmektedir:
“Kara Ali
20
komutanlığındaki donanma Hios’a
21
doğru hareket etti. Binlerce Türk, ayaklanan adaya çıktı ve
onu bozguna uğrattı. [Ada] sakinlerinden kimileri boğazlandı, kimileriyse köle olarak satıldı. Çok azı, Psara
Adası’na ve başka taraflara [kaçarak] kurtulmayı başardı. Bu felaket, Avrupa’da çok fazla tepkiye neden oldu.
Kısa bir süre sonra, Kanaris, ateş gemisiyle, Türk donanmasını Hios Adası’nın limanında havaya uçurdu.
Müslümanların en büyük dini yortusu olan bayramı kutlamakta olan Kara Ali ile 2000 denizci ve asker orada
ölümü buldular.” (Aktypĕs vd., 2009: 111).
Ortodokslar boğazlanıp, köleleştirildikleri için
“felaket” yalnızca “Yunanlar” tarafından yaşanmakta, buna karşı-
lık “Müslümanlar ölümü bulmaktadır”
.
Sakız Adası’nda yaşananlar dokuzuncu ve onuncu sınıf kitaplarında da
mevcuttur. Dokuzuncu sınıfa ait olan metinden “Helenlerin” bayram zamanı (Paskalya) “kılıçtan geçirildikleri”
(Loubĕ & Xifaras, 2009: 31) bilgisine de ulaşılmaktadır. Artık bütün Avrupa harekete geçmekte ve Victor Hugo,
Türklerin Yunanlara verdiği zararı
şu mısralarla insanlığa duyurmaktadır:
17 288 sayfadan oluşan 6. Sınıf “Yeniçağda” kitabında, ilgili konuya “Büyük İhtilâl” ana başlığı altında pek çok alt başlıktan oluşacak şekilde
toplam 80 sayfa yer ayrılmıştır.
18 187 sayfadan oluşan 9. Sınıf “Yeniçağ ve Yakınçağ Tarihi” kitabında, ilgili konuya “Avrupa’da Ortaya Çıkan Etnik Fikirler ve Özgürlük Or-
tamında 1821 Helen Devrimi” ana başlığı altında 18 sayfa yer ayrılmıştır.
19 256 sayfadan oluşan 12. Sınıf “Yeniçağ ve Yakınçağ Dünya Tarihi” kitabında, ilgili konuya “1821 Helen Devrimi – Avrupa için Özgürlük
Mesajı” ana başlığı altında 18 sayfa yer ayrılmıştır.
20 Akut’un kurucusu Nasuh Mahruki’nin adını aldığı büyük dedesi Kaptanı Derya Nasuhzade Ali Paşa.
21 Sakız Adası.




