Yunanistan Tarih Ders Kitaplarında Öteki İmajı
427
n
Yunanistan Pedagoji Enstitüsü 2010 yılından itibaren bütün okul kitaplarını (ilk-orta-lise) dijitalleştirerek Dijital
Okul
5
adlı web sitesi üzerinden uzaktan erişime açmıştır.
6
3. Konstantinoupoli’nin Düşüşü (1453)
Yunan tarih ders kitaplarında, ilk-orta-lise eğitim sürecinde beşinci, sekizinci ve on birinci sınıf tarih ders kitapla-
rında, toplamda on iki sayfa yer verilmiş olan ilgili konuya ait metinler incelendiğinde öncelikle şehrin geçmişinin
vurgulandığı görülür: “6 Nisan’da Muhammed,
7
Konstantinos’un başşehri [kendisine] teslim etmesini isteyerek
ona haber gönderdi. İmparatorun cevabı olumsuz ve Poli’nin
8
bin yıllık tarihine yaraşır [şekilde]idi” (Glentĕs vd.,
2008: 107).
Şehrin dini bakımdan da önemi büyüktür: “İkinci Roma’nın, Poli’nin, kapıları Müslümanların baltaları tarafından
yıkıldı” (Dĕmĕtroukas & Iōannou, 2008: 67) ifadesinde Katolik Hristiyanlar için Roma ne anlam ifade ediyorsa
Ortodoks Hristiyanlar için de “Poli” yani “İkinci Roma” aynı anlamdadır.
II. Mehmet Konstantinoupoli’yi kuşatıp, şehrin kendisine teslim edilmesini istediğinde ise “Konstantinos Pale-
ologos […] şehrin verilmesini ve sakinlerinin boyunduruk altına alınmasını reddeder” (Glentĕs vd., 2008: 107).
Padişah ile imparator arasındaki bu
haberleşme,
Türk gezgin olarak takdim edilen Evliya Çelebi tarafından nak-
ledilmekte; Osmanlılar hakkındaki belli kalıp yargıların bir Türk’ün ağzından aktarılarak doğrulukları onaylan-
maktadır:
“Bizanslılar [şehri] teslim etmeyi reddediyorlar:
Peygamberin buyruğuna göre, Müslümanlar taarruza başlamadan önce rakiplerine haber vermek zorundadır-
lar. Eğer isterlerse [şehri] teslim etsinler [diye] çünkü aksi takdirde [Müslümanlar] insanları kılıçtan geçirecek
ve öldürecekler, kiliselerle evleri yıkacaklar. Sultan Muhammed de bu yüzden Poli’nin kuşatılmasına başla-
madan önce Mahmut Paşa’yı Tekfur’a gönderdi ve şehrin teslim edilmesini istedi. Ama gavurlar, kalelerinin
sağlam ve büyük olduklarını bildiklerinden ve bunları korumak için çok [büyük] orduya sahip olduklarından
[Muhammed’in] tekliflerini kabul etmediler ve Mahmut’u kovdular” (Glentĕs vd., 2008: 107-108).
Yunan tarih ders kitapları, savaşın saldıran tarafının Osmanlı, savunan tarafının da Bizans olduğu hususunda
yerleşik bir bilince sahiptir ve anlatılarda sertleştirme ile pekiştirme başvurulan tekniklerdendir. İlgili konu anlatı-
mında
düşman
nitelemesi yer almamaktadır. Buna karşın, karşı taraf –kelimelerin kullanım sıklıklarına göre sıra-
sıyla-
Türk
,
Müslüman
ve
Osmanlı
şeklinde tanımlanmaktadır. Anlatıların Osmanlı ile Türk arasına da Bizanslı
ile Yunan arasına da mesafe koymadığı gözlenmektedir.
9
1830’larda Panayiotis Zographos tarafından çizilen kuşatma resminde (Şekil 1)
10
ise
Türklerin bir grup
Yunanı
esir alıp, boyunduruğa vurduğu
ve
bir Türk’ün elindeki kılıçla Yunanların başlarını kesmek
için platform üzerinde
oturan rütbeli kişiden emir beklediği görülmektedir.
11
Resmin ihtiva ettiği yan anlam rütbeli ile padişahı özdeş
kılmaktadır ve belirli bir şahsa ait olmadığı için kavrama gönderme yapan şematikleştirilmiş bir çizim olduğu
söylenebilir.
5 Ψηφιακό Σχολείο,
http://dschool.edu.gr6 Türkiye’de de 2012-2013 eğitim-öğretim yılından itibaren bütün ders kitaplarının dijital kopyaları ücretsiz olarak yayınlanmaktadır. http://
www.meb.gov.tr/duyurular/duyuruayrinti.asp?ID=8947[26.11.2012].
7 Yunan tarih ders kitaplarında II. Mehmet “Muhammed” ismi ile anılmaktadır.
8 Yunancada şehir anlamına gelen “poli” kelimesi büyük harfle yazıldığında Konstantinoupoli demektir.
9 Yunan tarih ders kitaplarında, beşinci sınıfta “Osmanlı” kelimesi hiç kullanılmazken “Türk” kelimesi on sefer; sekizinci sınıfta “Osmanlı”
kelimesi dört, “Türk” kelimesi üç sefer ve on birinci sınıfta “Osmanlı” kelimesi iki, “Türk” kelimesi on beş sefer kullanılmıştır. Öte yandan
Bizans İmparatorluğu’na atfen Hristiyanlar-Ortodokslar ve Yunanlar kelimeleri eşdeğer sayıda kullanılmaktadır.
10 Aynı resim altıncı sınıf Yunan tarih ders kitabının kapağında da kullanılmaktadır. Bkz. Aktypĕs vd., 2009.
11 Resimle ilgili detaylı bilgi için bkz. Clogg, 1997: 24.




