Previous Page  84 / 514 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 84 / 514 Next Page
Page Background

Adriyatik’ten Hazar’a Karadeniz Topluluğu

73

n

dine yönelik bir tehdit algılaması olarak değerlendirilmekte ve tepki verilmektedir. Böylelikle KT aynı zaman-

da NATO ve Rusya arasında askeri bir çatışma alanı olarak da ortaya çıkmaktadır. Bu ortamda Rusya’nın KT

içinde olamayacağı ortadadır.

7. AT ve Rusya’nın Paylaşım Alanı Olarak KT

Petrol ve doğal gazın bitmesine veya güneş ve rüzgâr enerjisinin petrol ve doğal gazın yerini almasına kadar petrol

ve doğal gaz taşımacılığı günümüzdeki gibi sürdükçe Karadeniz ve başta Türkiye olmak üzere KT önemini hiç

yitirmeyecek, AT ve Rusya gibi büyük güçlerin egemenlik çatışmasına sahne olmaya devam edecektir.

75 yıl önce Hitler Almanya’sının Türkiye’nin Trakya kısmı hariç tüm Balkanları ele geçirip Karadeniz sahilleri-

ne çıkmasından sonra günümüzde bu defa AT’nun, Bulgaristan ve Romanya’yı kendine üye yaparak Karadeniz

sahillerine çıkmasının nedeni, doğal gaz ve petrol üreticisi Hazar ülkelerine olabildiğince yaklaşmaktır. KT’nun

Balkan tarafına yerleşen AT, uygun bir zaman içinde KT’nun Kafkasya tarafına da yerleşmeyi hedeflemektedir.

Bu doğrultuda AT’nun son günlerde -Moldova ve Ukrayna’nın yanı sıra -Asya kıtasında bulunan Kafkasya’daki

Gürcistan’la da ortaklık anlaşması imzalamış olması, bununla da yetinmeyerek Gürcistan’ın komşusu olan ve

aynı zamanda petrol üreticisi Azerbaycan’la da ortaklık anlaşması imzalamasına az bir zaman kalması böylelikle

Hazar sahillerine çıkarak petrol ve doğal gaz üreticisi ülkelere yaklaşması, yaklaşmanın da ötesinde Azerbaycan’ı

bünyesine katması hatta İran’la da komşu olması durumu ortaya çıkacaktır.

AT, İran’a sadece Azerbaycan üzerinden değil, tam ortak olması halinde Türkiye üzerinden de komşu olacaktır.

Yanı sıra Irak ve Suriye ile de komşu olmak suretiyle orta doğunun tam ortasında yer alacaktır.

Bu aşamada sorun şudur: Ermenistan dahil Kafkasya’daki ülkeleri ve Türkiye’yi bünyesine katarak en geniş sınır-

larına ulaşacak olan AT, bir yandan Karadeniz sahillerinde Rusya ile karşı karşıya gelirken diğer yandan orta

doğuda, çeşitli güçlerle karşı karşıya gelecektir. AT Rusya ile mücadele etmeye, her şeyden önce AT kamuoyu bir

din devleti olan İranlı komşu olmaya, bataklık tabir edilen orta doğu bölgesine girmeye hazır mıdır?

AT’nın ortaklık anlaşması imzaladığı Karadeniz’in kuzeyindeki Ukrayna’nın Kırım yarımadası Rusya tarafından

ilhak edildiği gibi ülkenin yarıya yakın kısmının da Rusya’nın desteği ile Ukrayna’dan kopmasına az bir zaman

kalmıştır. Bu şekilde AT, ortaklık anlaşması imzaladığı Ukrayna üzerinden Rusya ile karşı karşıya olduğu gibi,

Gürcistan üzerinden de yine Rusya ile karşı karşıyadır. Çünkü Gürcistan’da iki özerk cumhuriyet olan Abhazya

ile güney Osetya Rusya’nın desteği ile bağımsızlıklarını ilan etmişler başta Rusya olmak üzere bir kaç ülke tara-

fından bağımsızlıkları kabul edilmiştir. Fransa’daki ve ABD’deki ermeni lobilerinin baskılarıyla da Ermenistan’ın

Kafkasya’da Azerbaycan ile birlikte AT’na alınması durumunda bir yandan Ermenistan’ı doğal müttefiki kabul

eden ve onu kaybetmek istemeyecek olan Rusya ile AT karşı karşıya geleceği gibi diğer yandan Ermenistan’ın hem

Türkiye hem de Azerbaycan’la hiç çözülmeyecekmiş gibi görünen sorunları dolayısıyla yine AT bu üç ülkenin

sorunlarıyla karşı karşıya kalacaktır. Kafkasya’nın güneyindeki İran’a komşu olunması durumunda tamamı laik

olan AT ülkeleri hem bir din devletiyle hem de Amerika ve İsrail’in anlaşamadığı bir ülkeyle yan yana olacaktır.

İran’ın batısında ve Türkiye’nin güneyinde olan- bağımsızlığını ilan etmeye çok az bir zaman kalmış ve bağımsız-

lığı başta İsrail, ABD hatta Türkiye, AT ve diğer ülkelerce hemen tanınacak -Irak’ın kuzeyindeki Kürdistan yerel

yönetimi ile komşu olduğu gibi buranın batısındaki ve Türkiye’nin güneyindeki iç savaşın yaşandığı yine kısa bir

süre sonra iki üç parçaya bölünmesi yüksek bir olasılık olan Suriye ile de komşu olacaktır.

Karadeniz’in kuzeyindeki Azak denizinden başlayarak, Kafkasya’daki Azerbaycan ve Ermenistan’a uzanan bura-

dan İran’a, İran’dan kuzey Irak’taki Kürdistan yerel yönetimine buradan da Suriye’nin doğusundan batısındaki

Akdeniz’e ulaşan böylelikle bir yarım daire çizen sorunlu bir bölgenin-deyim yerindeyse ‘‘sorunlar hilali’’- içine

girmek, AT açısından göğüslenebilecek bir durum mudur?

Bu tehdit ve tehlikelere karşılık AT, elde edileceği fırsat ve imkânları karşılaştıracak daha kısa bir ifadeyle fayda

maliyet analizi yapmak suretiyle çeşitli alternatifler üzerinde duracaktır.

8. AT’nun, KT’nun Geleceğine İlişkin Alternatifleri

AT’nun KT’na ilişkin olarak önümüzdeki yıllar boyunca üretebileceği alternatifler üç başlık altında toplanabilir: