Avrupa Komşuluk Politikası Bağlamında Avrupa Birliği’nin Karadeniz’e Kıyı Ülkelere Yönelik Mali Politikaları
141
n
büyük piyasa açılımlarını öngörmektedir. ‘Barselona Süreci’
5
çerçevesinde sanayi mallarını kapsayan bir serbest
ticaret bölgesi kurulmuştur. Özellikle doğu komşuları için Ortaklık ve İşbirliği Anlaşmalarının ticaretle bağlan-
tılı ilkelerinin tam olarak uygulanması ve DTÖ’ye üyelik AKP kapsamındaki öncelikler arasında yer almaktadır
(Ekonomi Bakanlığı, 2014b).
AKP kapsamında komşu ülkelerin kullanımı için Eşleştirme (Twinning) ve Teknik İşbirliği ve Bilgi Değişimi
(TAIEX) gibi programlar hazırlanmıştır (Ekonomi Bakanlığı (a)). Twinning programı, ülkelerin AB mevzuatına
uyum sağlama sürecinde gerekli kurumsal yapılanmanın gerçekleştirilebilmesi amacıyla projeler oluşturulması
üzerine kurulmuştur. Ülkelerin ulusal mevzuatlarının AB mevzuatına uyumlu hale getirilmesi aşamasında kısa
süreli teknik destek sağlamak amacıyla geliştirilen TAIEX programı ise, Twinning programına göre daha esnek
yapıda olup ihtiyaçlara kısa vadede çözüm sunabilmektedir. Twinning ve TAIEX programlarından AKP kapsa-
mındaki ülkelerin yanı sıra AB’ye aday ülkeler ve potansiyel aday ülkeler de yararlanabilmektedir (Avrupa Birliği
Bakanlığı, 2012a; 2012b).
Komşu ülkelerle enerji ortaklığının geliştirilmesi, özellikle enerji arz güvenliğinin sağlanması AKP’nin en önemli
amaçlarından biridir. Özellikle enerji arz güvenliği konusunda komşu ülkelerle ortaklık hayati bir önem taşımak-
tadır. Avrupa Birliği, dünyanın en büyük enerji ithalatçısı ve ikinci büyük enerji tüketicisi konumunda bulun-
maktadır. AB’nin enerji ithalatına bağımlılığının 2030 yılına kadar %50 oranından % 70 oranına çıkacağı tahmin
edilmektedir. Bu nedenle, Eylem Planları enerji konusunda işbirliği oluşturmayı amaçlamaktadır. Enerji verimli-
liği ve enerji tasarrufu, yenilenebilir enerjinin kullanılması ve enerji teknolojilerinde işbirliğinin sağlanması Eylem
Planları’nın amaçları arasında yer almaktadır. Bu doğrultuda, komşu ülkelerin ‘Akıllı Enerji Programı’
6
gibi uygu-
lamalara ve AB’nin diğer düzenleyici uygulamalarına katılımı teşvik edilmektedir (Ekonomi Bakanlığı, 2014a).
4.2. Ukrayna ve Gürcistan ile Ortaklık Anlaşmaları
AKP öncesinde AB, Ukrayna ile 1998’de, Gürcistan ile 1999’da Ortaklık ve İşbirliği Anlaşmaları imzalamıştır.
AKP sonrasında ise 2005 yılında Ukrayna, 2006 yılında Gürcistan’la Eylem Planları oluşturulmuştur (Ekonomi
Bakanlığı, 2014a).
Ukrayna ile oluşturulan Eylem Planı, 3 yıllık bir süreyi kapsamakta olup, 2008 yılında yeni bir Ortaklık Anlaşması
imzalanması gerekmekteydi. Ancak, Ukrayna’nın bu süreç içerisinde yaşadığı siyasi olaylar nedeniyle AB ile ilişki-
leri askıya alınmıştır. (Akdemir, 2014:68). Ukrayna’nın, AB ile Ortaklık Anlaşması imzalamasının yanı sıra Derin
ve Kapsamlı Serbest Ticaret Anlaşması yapması da öngörülmekte ve söz konusu Ortaklık Anlaşması’nın, AB ile
Ukrayna arasında belirlenen Eylem Planı’nın yerini alması beklenmekteydi. Ancak Kasım 2013’te gerçekleştirilen
Doğu Ortaklığı Zirvesi’nde ise AB ile Ortaklık Anlaşması imzalamama kararı alınmıştır (Özdal, 2013:5).
Ortaklık Anlaşması’nın kısa vadede Ukrayna’ya ekonomik olarak fayda sağlamayacağı, tam tersine Birliğe karşı
kendi ülkelerine sorumluluklar yükleyeceği düşüncesiyle önceleri Anlaşma’ya sıcak bakılmamıştır. Aynı zamanda,
Anlaşma sonrası ödemeler dengesinde kriz yaşanması ve üretimin azalması ihtimali de Ortaklık Anlaşması’nın
Ukrayna’ya ekonomik anlamda sıkıntı yaratabileceğini göstermekteydi. getireceği ekonomik sıkıntılardan bir-
kaçıydı. Ayrıca AB ile Ortaklık Anlaşması imzalaması Ukrayna’nın Gümrük Birliği’ne üye ülkeler (Rusya, Bela-
rus, Kazakistan) ile ticari ilişkilerini etkileyecek, Ukrayna’nın bu gelişmeler sonrası Gümrük Birliği’ne katılması
mümkün olmayacaktı. Gümrük Birliği’ne katılması ile ticaret oranında yaşanacak artış, AB ile Ortaklık Anlaşması
imzalamaması karşılığında Rusya’nın Ukrayna’ya ihraç ettiği gazın fiyatında yapılması söz konusu indirim ihti-
mali ve Rusya’nın AB ile Ortaklık Anlaşması imzalaması hâlinde Ukrayna’ya getireceği yeni gümrük uygulamaları
ile ortaya çıkacak ekonomik yükler de beraberinde düşünüldüğünde Ukrayna, Ortaklık Anlaşması’nı imzalamak-
tan vazgeçmiştir (Özdal, 2013:9,12).
5 “Barselona Süreci” olarak adlandırılan Avrupa-Akdeniz Ortaklığı, Kasım 1995’de Barselona’da düzenlenen Avrupa-Akdeniz Dışişleri Ba-
kanları Konferansında kabul edilen “Barselona Deklarasyonu”yla başlamıştır. Türkiye, Avrupa Birliği, Fas, Tunus, Cezayir, Mısır, İsrail,
Ürdün, Lübnan, Filistin, Suriye’den oluşan Avrupa-Akdeniz Bölgesi’nde barış, istikrar ve refah alanı yaratılmasını hedefleyen söz konusu
ortaklık kapsamında bölgede 2010 yılına kadar bir Serbest Ticaret Alanı oluşturulması hedeflenmiştir
(http://www.ekonomi.gov.tr).
6 2007-2013 yılları arasında öngörülen yaklaşık 730 milyon Avro bütçeye sahip “Akıllı Enerji Avrupa Programı”; enerji tasarrufu, yenile-
nebilir enerjinin kullanılması ve enerji verimliliği konularında ortaya çıkacak projeler ve girişimleri desteklemek üzere oluşturulmuştur
(European Commission (b)).




