Levent Necmi Aktürk, Veli Yılancı, Şeref Bozoklu
n
122
artma veya azaltma etkisine sahip olmadığını tespit etmiştir. Son olarak da, spot piyasalardan vadeli piyasalara
Granger nedensellik testi ile yapılan araştırmada spot piyasalardan vadeli piyasalara doğru tek yönlü bir neden-
sellik varlığını tespit etmiştir.
Tokat ve Tokat (2010) Türkiye için yaptığı çalışmada Dolar, Avro ve BIST30 endeksinin spot ve vadeli değer-
lerindeki dalgalanmalarının yayılma sürecini çok değişkenli otoregresif koşullu heteroskedastik (multivariate
generalized autoregressive conditional heteroskedasticity modelling) modelle incelemiştir. Buna göre değişkenler
arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi olduğunu belirtmişlerdir. Baklacı ve Tutek (2006) yeni kurulan Vadeli İşlem
Borsası’ndan (VOB) önceki ve sonraki dönemi analiz etmişler ve vadeli işlemlerin spot piyasalar üzerinde önemli
etkilerinin olduğu sonucuna ulaşmışlardır.
Çelik (2012) GARCH modelini kullanarak BİST30 ve Dolar kurunun vadeli piyasadaki değerinin spot piyasadaki
değerler üzerinde VOB’un ilk kurulduğu dönemde herhangi bir keşif etkisinin olmadığını ancak zamanla VOB’un
derinliğinin artması ile birlikte ilerleyen süreçte vadeliden spot piyasaya doğru fiyat keşif etkinliğinin ortaya çıktı-
ğı tespit etmiştir. Bununla birlikte vadeli dolar kurunun spot kur üzerinde de bir gösterge etkisine sahip olduğunu
da bulmuştur. Kapusuzoğlu & Taşdemir (2010) Türkiye‘de BİST 100’ün vadeli ve spot piyasa değerleri arasındaki
ilişkinin yönünü vadeliden spota doğru olmasına beklerken, yapılan analiz sonucunda sürecin spot piyasalardan
vadeli piyasalara doğru fiyatın tahmin edilebilir olduğunu bulmuşlardır.
Çağlı ve Mandacı (2013) BİST30, TL/Dolar TL/Avro’nun uzun dönemde anlık ve gelecekte oluşan fiyatları arasın-
daki ilişkileri haftalık verileri kullanarak incelemişler ve piyasaların etkin olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Kayalı-
dere vd. (2012) BİST30 ve Dolar/TL kurunun spot ve vadeli fiyatları arasındaki etkileşimin yönünü 2006-2011ara-
sını alt dönemlere ayırarak VAR analizi ile araştırmışlar ve BİST30’un tek önlü Dolar kurunun ise çift yönlü
nedenselliğe sahip olduğunu tespit etmişlerdir. Demireli vd. (2010) spot ve vadeli dolar ile avro kurları arasındaki
ilişkiyi Granger nedensellik testi ile araştırarak, spot kurlar ile vadeli kurlar arasında bir eşbütünleşme ilişkisi
olduğu saptamıştır.
3. Ekonometrik Yöntem
Durağan olmayan, diğer bir ifadeyle birim kök içeren, iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkiyi incelemek
amacıyla çeşitli ekonometrik teknikler kullanılabilir. Bunlardan biri olan en küçük kareler yöntemini kullanmak
için durağan olmayan serilerin (uygun derecede) farklarının alınarak durağan hale getirilmeleri gerekmektedir.
Bununla birlikte fark alma işlemi serilerde var olan uzun dönemli bilginin kaybına neden olmaktadır. Engle ve
Granger (1987) tarafından literatüre kazandırılan eşbütünleşme tekniği bu sorunu ortadan kaldırarak birim kök
içeren serilerin farklarının alınmadan aralarındaki uzun dönemli ilişkinin ortaya çıkarılabilmesine olanak sağla-
yan bir yöntemdir.
Literatürde eşbütünleşme testleri içeren çalışmalar incelendiğinde, bu çalışmaların ele aldıkları konulara ilişkin
çıkarsamalarının çelişkili sonuçlar verebildiği görülmektedir. Bu durumdan hareketle Bayer ve Hanck (2012)
farklı eşbütünleşme testlerinin verdiği çelişkili sonuçları birlikte değerlendiren ve Fisher (1932)
11
ki-kare dağılımı
formülüne olan bir eşbütünleşme testi önermektedir. Bayer ve Hanck (2012) testi, tek denklemli Engle ve Granger
(1987), çok denklemli Johansen (1991), hata düzeltme modeline bağlı olarak F testiyle uygulanan Boswijk (1994)
ve yine hata düzeltme modeline bağlı olan t testiyle uygulanan Banerjee vd. (1998) testlerinin olasılık değerlerinin
birleştirme suretiyle uygulanmaktadır. Bayer ve Hanck (2012) testine ilişkin test istatistiği Denklem (1)’deki gibi
ifade edilebilir:
( )
( )
( )
( )
EG JOH BO BDM In
In
In
In
2
EG
JOH
BO
BDM
t
t
t
t
- - - =-
+
+
+
(2)
1 Fisher (1932) her bir testten elde edilen p-değerlerinin tek bir test istatistiğine indirgendiği bir yöntem önermektedir. Benzer boş hipotez-
lere sahip olan alternatif teslerin güvenilirlik değerleri birleştirilerek elde edilen test istatistiğinin ki-kare dağılımına uygun olduğunu ileri
sürmüştür.




