Karadeniz ve Balkan Ülkelerinde Mali Sürdürülebilirliğin Analizi
129
n
Gürcistan yıllar süren ekonomik durgunluktan sonra, 2004 yılından başlayarak radikal ekonomik ve politik
reformlar yapmıştır. 2003 yılı ‘Gül Devrimi’nden sonra uygulanan yeni vergi mevzuatı neticesinde vergi gelirleri
hızlı bir şekilde artmıştır. Bunun yanı sıra 2003-2008 yılları arasında Katma Değer Vergisi 5 katına çıkartılmıştır
(Chitavana v.d. , 2011:27-28). Bu reformların pozitif etkisiyle 2004 yılından itibaren bütçe fazlası gerçekleşmiştir.
Diğer taraftan 2003’ten itibaren kamu harcamaları artmaya başlamıştır. Bunun nedeni devletin sağlık, eğitim,
savunma, sektörlerine daha fazla yatırım yapmasıdır.
2008’den sonra küresel krizle birlikte vergi gelirleri azalmıştır. 2008 yılında kamu harcamaları küresel krizin etki-
sinin dışında Rusya ile çıkan savaştan dolayı sosyal koruma harcamalarının artırılması nedeniyle kamu harcama-
ları artmıştır. Bunların etkisiyle 2008’den 2010 yılına kadar bütçe ciddi açıklar vermiştir (Chitavana v.d., 2011:29).
2010 yılında Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattının tam kapsamlı çalışmaya başlamasının ardından bütçe açığı önemli
bir ölçüde azalmıştır.
Grafik 1’de Yunanistan’ın bütçe dengesi oldukça dikkat çekicidir. Yunanistan’da 2000 yılından itibaren içinde
bulunduğu ekonomik bunalıma rağmen vergi gelirleri azalmıştır. Yunanistan hükümeti bu durumun önüne geç-
mek için KDV’yi artırmış ancak bu durum kayıt dışılığı da artırmıştır (Keleş, 2013: 1). Yunanistan kamu harcama-
ları da oldukça (GSYİH’ye oranla %40’ın üzerinde) yüksektir. Özellikle 2005-2009 yılları arasında kamu harcama-
ları düzenli olarak artmıştır. Yunanistan hükümeti küresel krizin de etkisiyle daha da artan kamu harcamalarını
azaltmak için yaklaşık 5 milyar Euro kısıntıya giden bir program uygulamaya karar vermiştir (Keleş, 2013: 2).
Bu programın etkisiyle 2010 yılında kamu harcamaları GSYH oranında %2’ye yakın bir düşüş gerçekleşmiştir.
Yunanistan’ın yüksek bütçe açığı vermesinin ardında devletin gelir ve harcama dengesini kuramamış olması ve
yapısal dengesizlikler etkilidir. Yunanistan’ın vergi gelirlerini az olması bütçe açığının diğer bir nedendir. 2008
küresel krizi Yunanistan’ı diğer ülkelerden daha fazla etkilemiş, bütçe açığı/GSYİH oranı 2009 yılında %15,6’ya
yükselmiştir. 2010 yılında IMF tarafından kabul edilen kurtarma paketi Yunanistan’ın bütçe açığını az da olsa
azaltmıştır (Köse ve Karabacak, 2011:304).
Makedonya’da 2008 yılında kurumlar vergisinin düşürülmesi vergi gelirlerinin azalmasına neden olmuştur. Küre-
sel krizin etkisiyle vergi geliri/GSYİH oranı %17’ye düşerken kamu harcamaları/GSYH oranı %31’e yükselmiştir.
Makedonya’nın bütçe açığı 2003-2008 yıllarında %1’in altında kalmış, 2008 küresel krizi sonrasında %3’ün üzeri-
ne çıkmıştır (Grafik 1).
Moldova’da kamu harcamaları 2000’li yıllarda düzenli bir artış gerçekleşmiştir. Kamu harcamalarındaki artış 2009
yılında, küresel krizinin etkisiyle %38 seviyesine kadar yükselmiştir. Bu durum karşısında hükümet harcamaları
kısma kararı almış ve 2010 yılında bu oran %35’e gerilemiştir (Biggar, 2009:31). Moldova genellikle küresel kriz
öncesinde bütçe fazlası vermiş ya da çok düşük bütçe açılarına maruz kalmıştır. Ancak bu istikrarlı durum 2009
yılında tersine dönmüş ve bütçe %6,3 oranında açık vermiştir. Bütçe açığındaki artış 2009-2011 iyileştirme prog-
ramıyla düzeltilmeye çalışılmıştır (Ciobanu, 2010:13).
Romanya’da kamu harcamaları özellikle 2005-2009 yılları arasında çok önemli düzeyde artmıştır (%24’ten %44’e).
Bu artışın önemli bir miktarı küresel kriz döneminde olmuştur. Bunun sonucunda ciddi miktarda nakit ihtiyacı
doğmuş, 2009 ve 2010’da kamu çalışanlarının maaşlarında düşüş yaşanmıştır (Vezuina, 2012:216). Romanya krize
kadar bütçe açığı vermekle birlikte, GSYİH’ye oranla %3’ün altında kalmıştır. Küresel krizden sonra bütçe açığını
azaltmak için Uluslararası Para Fonu Avrupa Birliği, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ve Dünya Bankası’ntan 2
yıl vadeli toplam 20 milyar Euro borç alarak bütçe açığını azaltmıştır (Georgescu, 2009:620).
Grafik 1’de görüldüğü üzere Yunanistan’dan sonra en dikkat çekici ülke Rusya’dır. Rusya’da genellikle istikrarlı
vergi gelirleri söz konusudur. Nitekim 2002-2012 arasında vergi gelirleri/GSYİH oranı sadece %1,5 değişmiş-
tir. Ancak 2008’den 2009 yılına geçildiğinde küresel krizin etkisiyle petrol fiyatlarının düşmesiyle bütçe gelirleri
azalmıştır (İşcan ve Hatipoğlu, 2012:32). Rusya’nın ekonomisinin önemli bir gelir kaynağı petrol olduğundan,
petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar kamu harcamalarını etkilemiş; petrol fiyatları arttığında artan gelirden dolayı
harcamalar artmış, tersi durumda da azalmıştır. Özellikle küresel kriz ve Gürcistan ile olan savaş kamu harcama-
larının %10’a yakın bir artış göstermesine sebep olmuştur (Gaddy ve Ickes, 2010:285). Bunların yanısıra Küresel
kriz nedeniyle petrol fiyatlarının düşüşü 2009 yılında bütçenin %6,3 oranında açık vermesine neden olmuştur.




