Previous Page  293 / 514 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 293 / 514 Next Page
Page Background

Tülin TUNÇ DEVECİ, Eylül Ece DEMİR

n

282

ortasında, Belçika, Lüksemburg, Hollanda ve İrlanda gibi daha küçük finans merkezleri ise 1980’lerin sonlarına

doğru serbestleşmişlerdir. (Blundell-Wignall&Browne, 1991: 5). OECD içinde yer alan diğer AB ülkeleri ise, 1992

yılında tek pazar olan AB’nin serbestlik politikalarına uymak zorunda kalmıştır. Diğer taraftan OECD’nin geliş-

mekte olan ülkeleri Türkiye ve Meksika gibi ülkeler, 1980’lerden itibaren yapısal uyum programları kapsamında

serbestleşme sürecine dahil olmuşlardır.

Ancak BRICS ülkeleri ticari açıdan serbestleşmiş olmalarına karşın finansal hareketleri üzerindeki kontrolü

bırakmamıştır. BRICS ülkeleri uyguladıkları kalkınmacı sanayileşme politikaları ile dünya üretiminde ve ticare-

tinde oldukça hızlı bir şekilde payını arttırmıştır. BRICS ülkelerine yönelik, OECD tarafından hazırlanan 2008

yılı rapora göre, grupta Çin dışında kalan diğer beş ülke, büyük ekonomik açılımlardan sonra ekonomik krizler

yaşamış ve ardından yeniden korumacı politikalara dönüş yapmışlardır. Bu ülke grubunun en önemli özelliği dev-

letin ekonomideki gücüdür. Bu ülkelerde özellikle makroekonomi politikalarında serbestleşme ve yapısal uyum

politikaları oldukça sınırlı uygulanmaktadır. Ancak sanayiyi destekleyen politikalar kapsamında özellikle Çin ve

Rusya’da yurt içi üretimi koruyacak şekilde ticaret serbestleştirilmiştir. BRICS ülkelerinin açık ekonomi politi-

kalarını yürütebilecek gelişmiş kurumları olduğu halde bu konuda daha korumacı kalmayı tercih etmektedirler.

Gwartney, Lawson ve Hall (2013) tarafından hazırlanan ve Fraser Enstitüsünün yayınladığı

Economic Freedom of

the World 2013 Annual Report

adlı çalışmaya göre OECD ve BRICS ülkelerinin ekonomik serbestlik düzeyleri

Tablo 1’de yer almaktadır. Bu endeks, hazırlanan anketler ve değer yargıları yanında IMF, WB ve Dünya Ekonomi

Forumu gibi uluslararası kurumlardan elde edilen verilerle hazırlanmaktadır.

Economic Freedom of the World

(EFW) projesi Milton Friedman öncülüğünde oluşturulmuş ve ilk kez 1996’da rapor olarak basılmıştır. Endeksin

yer aldığı raporda, ekonomik özgürlükle tutarlı kurum ve politikalar aracılığıyla, daha yüksek yatırım oranı, daha

hızlı ekonomik büyüme ve daha yüksek gelir düzeyine ulaşılacağı savunulmaktadır. Bireysel tercihler, piyasalarda

gerçekleşen mübadele ilişkileri, piyasalara girişlerin ve rekabetin serbest olması, özel mülkiyet haklarının güvenli-

ğinin sağlanması konusundaki ekonomik özgürlüklere göre oluşturulan bu endeks aşağıdaki beş ana başlık altında

sunulmaktadır:

1. Devlet büyüklüğü

2. Hukuksal yapı ve mülkiyet hakları

3. Sağlam para

4. Uluslararası ticaret serbestisi

5. Düzenlemeler

0 ila 10 arasında değerler alan EFW endeksine göre değerin 10’a yaklaşması daha serbest bir ekonominin varlığına

işarettir. Yukarıda sıralanan beş ana başlık kapsamında elde edilen serbestlik düzeylerine göre Tablo 1’de yer alan

ilk 10 ülke içerisinde Çin, Brezilya, Rusya, Hindistan, Endonezya ve Güney Afrika’dan oluşan BRICS ülkeleri

bulunmaktadır. Son sırada yer alan 10 ülke içinde ise ABD, İngiltere, Kanada gibi ilk serbestleşen ülkeler yer

almaktadır.

Tablo 1:

EFW Endeksine Göre Ülkelerin 2007 Yılı Serbestlik Dereceleri Ve 2008-2009 Yılı Ortalama Büyüme

Oranları

Sıra

Ülkeler

Ser.

Büy.

Sıra

Ülkeler

Ser.

Büy.

1

Çin

6.09

9.40 21 Slovakya

7.55

0.41

2

Brezilya

6.16

2.42 22 Fransa

7.58

-1.61

3

Rusya

6.25

-1.29 23 Almanya

7.61

-2.03

4

Türkiye

6.33

-2.08 24 Norveç

7.69

-0.78

5

Hindistan

6.55

6.19 25 Japonya

7.74

-3.28

6

Endonezya

6.77

5.32 26 Lüksemburg

7.76

-3.15